Psikoloji Nedir?

Psikoloji Nedir?

Psikoloji, günümüzde hızla içimize girerek kabul görmeye başlayan bir bölümdür. Türkiye’de de ihtiyaç olarak görülen bir alan haline gelmeye başlamıştır ve gün geçtikçe psikologlara olan gereksinim artmaktadır. Dolayısıyla psikologların çalışma alanları da artmaya başlamıştır. Çünkü insanlar en küçük problemde bile birbirleriyle konuşmak yerine psikoloğa gitmeyi tercih etmeye ve “deli doktoru” söyleminin yanlışlığını anlamaya başladılar.

Diğer bölümlerden farklı olarak Psikoloji, önceden daha fazla araştırma yapılarak seçilmesi gereken bir bölümdür çünkü yalnızca puanından dolayı Psikoloji bölümünü tercih eden birinin meslekte başarılı olması düşük bir ihtimaldir. Dolayısıyla Psikoloji bölümünü seçecek bir kişinin bölümü araştırması, hangi özelliklere sahip olması gerektiğini öğrenmesi ve mezun olduğunda ne yapabileceğini bilmesi gerekmektedir. Aksi takdirde insanlara faydalı olamayacağı gibi kendini de yıpratabilir.

Bu tarz problemlerin olmaması için ilk olarak bir psikolog anlayarak sabırla dinleyebilmelidir çünkü bu meslek dinlemek üzerine temellenmiştir ve tedavi sürecinin ilk aşamasıdır. İkinci aşamada dinlediklerini derlemesi ve analiz etmesi gerekeceği için mantıksal bağlantıları kurabilmeli ve soyut düşünebilmelidir.

Bu analizler sonucu her problem için farklı çözümler üretmesi gerekeceği için kreatif olmalı ve bunu kısa bir süre içerisinde yapmak zorunda olacağı için de pratik çözümler üretebilmelidir. Son aşamada ise konuşması ile hastayı etkilemesi gerekeceği için ikna edebilme yeteneğine sahip olmalıdır. Bütün bu özelliklere sahip olan ve işini severek yapabilen kişiler bu alanda başarılı olabilirler.

Psikologların Çalışma Alanları

En başta bahsettiğimiz gibi psikologların çalışma alanları hızla artmaktadır. Bu kapsamda ülkemizde psikologlar Sağlık Bakanlığı’na ve üniversitelere bağlı ruh ve sinir hastalıkları hastanelerinde, ruh sağlığı merkezlerinde, kreşlerde, huzurevlerinde, çocuk ıslahevleri ve cezaevlerinde, rehberlik ve araştırma merkezlerinde ve rehabilitasyon merkezlerinde çalışabilmektedir. Özel sektörde çalışma imkanı da artmaktadır.

Son olarak, bölüm hakkında bilinmesi gerekenlerden biri de “psikolog – psikiyatrist ayrımı”dır. Çünkü birçok insan bu ayrımı karıştırmaktadır ve biri diğerinden daha değerliymiş gibi yaklaşımlar sergilemektedir. Dolayısıyla bu ayrımı tam olarak kavramak gereklidir.

Psikolog, Psikoloji Lisans Programı’nı tamamladıktan sonra insanların davranışlarını inceler, ileri derece davranış bozukluklarının tanı ve tedavisine yönelik çalışmalarda bulunur, uyum sorunlarında danışmanlık yapar, psikolojik gereksinimleri ve sorunları saptar ve çözüm arayışına girer. Bütün bunları araştırarak, dinleyerek, düşünerek ve konuşarak yapar. Psikiyatrist ise, Tıp Fakültesi’ni bitirdikten sonra Tıpta Uzmanlık Sınavı’na girer ve “Psikiyatri” alanında eğitim alır. Bu yüzden de psikiyatrist hastasını dinledikten sonra ilaçlı tedavi uygular.

Bu, psikiyatristin yetersiz olduğu anlamına gelmez. Mesela bir şizofreni hastasına psikiyatrist tarafından ilaç tedavisi uygulanmadan terapi yapılamaz, ancak bir yakını tarafından cinsel istismara uğramış bir çocuğa da psikiyatristin yapabileceği birşey yoktur, bu durum psikolog tarafından yapılacak uzun sureli bir terapi gerektirir. Dolayısıyla her iki alan birbiri ile bağlantıdır, kesinlikle rakip değildir.

You may also like...

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.